Hasta Yakınlarına Öneriler

Alzheimer hastasının bakımı hem fiziksel hem duygusal olarak oldukça zordur. Hastalık hakkında kapsamlı  bilgi edinmeniz yükünüzü hafifletecektir.

Hastanızla kaliteli vakit geçirebileceğiniz aktiviteleri, hangi durumda neler yapabileceğinizi öğrenin ve yardım istemekten çekinmeyin.

Hastanızın düzenli olarak ilaçlarını almasını ve doktora gitmesini sağlayın. Bu sayede sorunlar büyümeden çözülebilir.

Hastanızın diğer yakınlarının da bakıma yardımcı olmalarını sağlayın.

Yaşadığınız sıkıntıyı diğer aile üyeleriyle, sizi anlayabilecek yakın arkadaşlarınızla paylaşın. Yaşadıklarınızı paylaşmak duygusal yükünüzü hafifletecektir.

Birilerinin sizi anladığı düşüncesi bile rahatlatıcı olabilir.

Tüm yaşananlar depresyon gibi psikiyatrik hastalıklara ya da sosyal hayat ve iş ilişkilerinde bozulmaya yol açabilir. Bu durumda kendiniz de mutlaka destek alın.

Hasta yakını olmaktan utanmayın, herkesle bu durumu konuşun, paylaşın, yardım ve fikir alın.

Sosyal hayattan uzaklaşmayın. Kendinize zaman ayırın.

Kendinizi de ihmal etmeyin. Ne kadar istekli olursanız olun , hayatınızı ihmal ederek kendinizi hastanıza adarsanız,  yorulur ve sonunda tükenirsiniz. Hasta yakını olarak kendinizi iyi hissettiğini de hastanıza daha iyi bakabileceğinizi unutmayın.

Unutmayın ki , bir Alzheimer hastası için hayattaki en önemli varlık sizsiniz ve siz ne kadar iyi olursanız hastanıza yapacağınız katkı da o kadar büyük olur.

Hastam Evden Gitmek İstiyor

Alzheimer hastalığı ilerledikçe hafıza kaybı, sıkıntı , dışa vurulamayan enerji, ağrı ya da rahatsızlık ve endişe gibi çeşitli nedenlerle hastanız evden uzaklaşıp amaçsız dolaşmaya başlayabilir ve bu durum bakımı zorlaştırmakla birlikte hem hasta hem yakınları için tehlike yaratır.

ÇÖZÜMLER

Ağrı yada başka bir fiziksel rahatsızlığı olup olmadığından emin olmak için doktor kontrolünden geçirin.

Dışarı çıktığında ona eşlik edin, yalnız bırakmayın.

Basit hareketlerle spor yaptırmaya çalışın.

Belirli zamanlarda ve aynı saatlerde düzenli yürüyüşlere çıkarın.

Aşırı dolaşmasını önlemek için dikkatini başka bir yöne çekmeye çalışın. Yiyecek vermek , eski fotoğrafla bakmak, onun yapabileceği ufak görevler vermek sorunu çözebilir.

Hastanızın yeteneğine yönelik aktiviteler yapmayı  (örgü örmek , şarkı söylemek vb.) önerebilirsiniz. Müzik çoğunlukla en ağır hastaya bile ulaşabileceğiniz bir yoldur.

Başarılı olduğunda övmek cesaretini artırır ve bulunduğu ortamdan ve yaşantısından zevk almasını ve verimliliğinin artmasını sağlar.

Hastam Hayal Görüyor

Hayal gördüğünü fark ettiğinizde sakin davranın, her şeyi halledeceğinizi  ve güvende olduğunu söyleyerek, rahatlamasını sağlayın.

Dikkatini farklı şeylere çekin. Beraber  yemek yemeyi  veya sevdiği bir müzik dinlemeyi teklif edebilirsiniz.

Hastanız televizyondaki olaylarla gerçekleri karıştırabilir, şiddet içerikli ya da rahatsız olacağı bir program varsa televizyonu kapatın. Çevresindeki tehlikeli eşyaları ortadan kaldırın.

Onunla gülümseyerek konuşun.

Odasındaki tehlikeli eşyaları kaldırın . ( Baston, makas vb.)

Hastam Kızıp Vuruyor

Alzheimer hastalığı hastanın bütün huylarının ve kişilik özelliklerinin değişmesine sebep olabilir.

Hastanız artık sizi ya da belirli yerleri tanıyamadığı için ani korku ve kaygılar yaşayabilir. Bir şeyi yanlış yaptığı için eleştirildiğini düşünebilir, ortamda fazla gürültü varsa huzursuzluk  yaşayabilir, ajite olabilir. Kendisini ifade edememesi hastanızın kızgınlığına sebep olabilir. Ağrı ya da can sıkıntısı da saldırgan davranışlarda bulunmasına neden olabilir.

Çözümler

Fiziksel şiddet gösteriyorsa üstüne gitmeyin, sakinleşinceye kadar kendi haline bırakın.

Öncelikle kendiniz zarar görmemeye dikkat edin, yanından uzaklaşırsanız öfkesi geçebilir.

Dikkatini dağıtmak işe yarayabilir. Bir şeyler atıştırmayı teklif edin veya müzik dinletin.

Bu tip davranışların kasıtlı olmadığını bilin, olaylar karşısındaki tepkisini görmek için ona zaman tanıyın, sakin bir şekilde basit cümlelerle rahatlatın ve gülümseyin.

Etrafta  zarar verebilecek baston vb objeleri kaldırın.

Diğer akraba ve yakınlarındanız yardım istemekten çekinmeyin.

Yaşadığınız üzüntüyü bir psikolog ya da psikiyatrist ile paylaşmak stresinizi azaltacaktır. Saldırgan davranışlar  endişe verici boyuttaysa, doktorunuza başvurun.

Hastam Uyumuyor

Alzheimer hastası için uyku zor ve keyifsiz bir durum haline gelebilir.

Hastanız geceleri huzursuz olabilir, evin içinde dolaşabilir. Kaygı, açlık, ağrı, sıcak ya da soğuk, dışardan gelen sesler de uykuyu olumsuz etkiler. Yaşlılıkta toplam uyku süresi azalır ve 6 saatlik uyku yeterli olabilir. Gündüz kestirme gerekebilir.

ÇÖZÜMLER

Gün içinde yapılan kestirmeler, gece uykusunun kalitesini düşürebilir veya hiç uyumamasına sebep olabilir. Bu nedenle hastanızın gündüz kestirme yapmamasını sağlayın.

Gün içinde fiziksel olarak aktif olması da gece uykusunun düzene girmesine yardımcı olur. Düzenli yapılan yürüyüş, hastanız için eğlenceli olmasının yanı sıra gece daha rahat uyumasını da sağlar.

Yatmadan önce uykusunun kaçmaması için çay, kahve gibi içecekler vermeyin. Yatmadan 2 saat önce melisa ya da rezene çayı içmesi uykuya geçişe yardım edebilir.

Oda sıcaklığının 21 derece civarı olmasına dikkat edin. Odanın çok sıcak veya çok soğuk olması uykuya geçişi engeller.

Oda sessiz ve karanlık olmalı fakat tuvalete giden koridor aydınlık olmasına önem verin.

Uykuyu hatırlatmak için ‘’benim çok uykum geldi, senin de geldi mi? ‘’ şeklinde sorular sorun. Hep aynı saatte yatmasını sağlayın.

Yatarken mutlaka pijama giydirin.

Her gece yatmadan önce diş fırçalama ve tuvalete gitme alışkanlığını pekiştirin.

Hastam Yemek Yemiyor

Alzheimer hastasında beslenme sorunu sık görülür.

Koku duyusunun kaybolmasıyla tat duyusu da azalır. Hep aynı yemekleri yeme eğilimi, iştahsızlık, yemek seçme, az yeme ve buna bağlı ciddi kilo kaybı görülebilir. Beslenme sorunu;

-Takma dişlere uyum sağlayamama

-Yutma zorlukları gibi etkenlerden kaynaklanıyor olabilir.

-Çiğnemede zorlanma

Ayrıca hastanızda depresyon ve kaygı bozukluğu varsa yemek yemek istemeyebilir.

ÇÖZÜMLER

Hastanızı yemek yerken gözlemleyin!

Diş sorunlarının kontrolü için diş hekimine götürün.

Ağır kokmayan, kolay çiğnenen püre kıvamında yemekler, muhallebiler, köfte ve çorbaları tercih edin. Bazen meyveleri de püre yapmanız gerekebilir.

Besin ve kalori içeriği yüksek et suyu, süt, yoğurt, balık gibi besinleri sık verin.

Hastanın gençliğinde sevdiği yemekleri hazırlamaya çalışın.

Masaya onunla beraber oturun, sohbet edin, hatta birlikte yiyin.

Masa düzeninin sade olmasına dikkat edin. Gereksiz eşyalar kafasını karıştırabilir.

Yemeğini yedirirken masaya yakın oturtun ve dökmemesi konusunda uyarmayın.

Gerektiğinde nazikçe ‘’yardım edeyim’’ diyerek sorunu giderin. Hastanızı dikkatle dinleyin, onu anlayabildiğinizi ve onu sevdiğinizi hissettirmeye çalışın.

Sakin davranın ve ona zorla yemek yedirmeyin.

Hastanızın düzenli beslenmemesi ve yeteri kadar sıvı alamaması (ideali günde 8-10 bardak su), zihin bulanıklığına yol açabilir . Bu aşamada doktorunuza başvurun.

Aşırı sıcak veya soğuk olmamasına özen göstererek, tüm yemekleri  ulaşabileceği yere koyun. Bazen sevdiği bir müzik eşliğinde yemek, hasta için rahatlatıcı olabilir. İştah açıcı yemek kokuları çekici olabilir.

İleri evrelerde yemekleri kolay yutulacak şekilde püre yapmanız gerekebilir. Bazı gıdaları eliyle yemesine müsaade edin. Sevdiği yemekleri göz önünde bulundurarak, hastanızın sık beslenmesini sağlayın.

Eğer son evre Alzheimer hastasıysa, onunla göz teması kurup adıyla hitap ederek yemesine yardım etmelisiniz.

Hastam Yıkanmak İstemiyor

Alzheimer hastası diş fırçalama, banyo yapma gibi rutin kişisel bakım işlemlerini yapmayı unutabilir veya reddedebilir.

Soyunmaktan utanmak, fazla üşümek  gibi nedenleri  olabilir.

ÇÖZÜMLER

Anlayışlı ve sabırlı olun.

Gençliğindeki sıklıkla ve alıştığı bir rutinde banyo yapmaya devam etmesini sağlayın.

Eğer banyo yaptırmak çok zorsa sabunlu bezle silebilirsiniz (yatak banyosu).

Utanmasını önlemek için banyoya girdikten sonra soyunmasını önerin.

Üşümesini önlemek için banyoyu önceden ısıtın.

İkna etmek için misafir gelecek, doktora gideceğiz gibi beyaz yalanlar söyleyebilirsiniz.

İdeal duş bariyersiz olmalı, hastanızın sevdiği renkte ve rahat ulaşabileceği yerde ve sevdiği kokularda şampuan, sabun ve havlu bulundurulmalı.

Bir çamaşır, oyuncak bebek vb. yıkamak için banyoya getirin, sonra kendisini de yıkamayı önerin.

Su ayarı olan termostatta maksimum sıcaklığı 25 dereceye ayarlayın ( Eğer ileri seviye Alzheimer ise sıcaklığı tam olarak algılayamayacağından, fazla sıcak suyla yanma tehlikesi oluşabilir).

Güvenliği için kaymaz paspas ve duş taburesi kullanmak iyi olacaktır.

Hastamın Odası Nasıl Olmalı?

Alzheimer hastalarında düşme, odasını tanıyamama, eşyaları karıştırma gibi sorunlar sık görülür.

Hastanızı alıştığı evden başka yere taşımayın, çocukları/yakınları arasında ev ev gezdirmeyin.

Hastanın odasında belirgin bir değişiklik yapmayın. Size göre ufak ulan değişiklikler bile onu kötü etkileyebilir.

Evdeki eşyaları yenilemeyin, gerekli olmadıkça evde tadilat yaptırmayın.

Tüm  alanları olduğu gibi hastanızın odasının eşyalarını da düşme, kaza ve yaralanmayı önleyecek şekilde yerleştirin.

Hastanın ilaçlarını odada bulundurmayın. Odanın iyi hava almasına ve perdelerin hep kapalı kalmamasına önem verin.

Kaygan halıları, gereksiz sehpa, biblo , heykel gibi devrilme ve takılma riski olan objeleri kaldırın.

Yatağının yeterince yumuşak olmasına ve çok yüksek olmamasına dikkat edin.

Gece uyandığında odanın ışığını açmaya çalışmaması için yatak başında gece lambası bulundurun.

Telefon, su bardağı, gözlük ve takma dişler gibi küçük eşyalarını koyabileceği bir komodin olması onun işini kolaylaştıracaktır.

Duvarda okunaklı bir saat ve takvim bulundurun. Hastanızın gençlik günlerine ait aile fotoğraflarını da duvarlara asabilirsiniz.

Kaygı ve Alzheimer

Günümüzde yaş ortalamasının yükselmesi, bunun doğal sonucu olarak demans hastası sayısının artması ve bu grubun medikal tedavisi dışında hayat standartlarını nasıl ve hangi yöntemlerle yükseltebilmesi toplumda karşımıza çıkan en önemli sorunlardan biri haline gelmiştir.

Bilindiği gibi unutkanlık dışında çeşitli ve farklı bilişsel hasarlara yol açan Alzheimer hastalığının ilk evrelerinde davranış değişikliği ailelerin en çok karşılaştıkları klinik belirtidir. Bu evrede ortaya çıkan kaygı bozukluğu hızla ilerlemekle birlikte Alzheimer hastalığının ivmesinde önemli rol oynamaktadır. Hafif, orta ve ileri derece anksiyeteli olan hastaların Alzheimer demans durumlarında ciddi oranda bir artış saptanmıştır. Hastaların hemen hemen hepsinde incelenen beyin MR’larında orta temporal (şakak) lobda küçülmeye rastlanmıştır. Sonuç olarak anksiyete tedavisi ( psikoterapi+ medikal) görmeyen erken döneminde olan hastaların büyük bölümü 3 yıl içinde ileri dönem hastalığına yakalandıkları unutulmamalıdır.

Parkinson Hastalığı

Geriatri Yaşlı Bakım ve Tedavi Merkezinde Nöroloji Uzmanı Hamit TOPRAK tarafından hazırlanmıştır.

Hareketlerimizin kontrolü, beynimizde kimyasal maddelerin salınımını yapan hücreler sayesinde gerçekleşir. Bu hücrelerde salgılanan kimyasal maddelerden biri de dopamindir. Beyne gelen bilgiler bir sinir  hücresinden diğer bir sinir hücresine dopamin sayesinde aktarılır. Böylece vücut hareketlerimiz ve vücut dengesi sağlanmış olur. Bu hücrelerin bir kısmı hasar gördüğünde veya azaldığında dopamin salgılanamaz. Azalmış dopamin salgısı nedeniyle vücutta titreme, yavaş hareket etme gibi vücudun dengesinin bozulmasına neden olan parkinson hastalığı meydana gelir.

Parkinson yavaş seyreden bir hastalıktır. Hastalık on yıl gibi bir süre boyunca sürekli olarak ilerler. Başlangıçta tek taraflı görülen belirtiler zamanla bütün vücutta görülür. Belirtilerin şiddeti her hastada farklıdır. Genelde 40 yaşından sonra görülür ve erkeklerde görülme sıklığı biraz daha fazladır.

Nasıl Ortaya Çıkar?

Hastalığın ortaya çıkmasında genetik ve çevresel faktörler etkilidir. Aileden gelen(kalıtsal) parkinson hastalığı daha genç yaşlarda ortaya çıkmaktadır. Fakat bu sadece %5 oranında görülmektedir. Genetik faktörler etkili olsa da bulaşıcılığı olan bir hastalık değildir.

Belirtileri Nelerdir?

Genelde ilk belirti elde veya bir vücut yarımında titremedir. Hastanın önceki yıllardaki duruşundan farklı olarak öne eğik durma yada yürürken kolunu sallamama görülebilir. Temel belirti titremedir, istirahat halinde de titreme devam eder. Bu titreme günlük aktiviteler sırasında, heyecan, sinirlenme gibi durumlarda oluşan normal titremelerle karıştırılmamalıdır.

Önemli belirtilerden biri de hareketlerde yavaşlama olmasıdır. Hasta günlük işlerini yaparken zorlanabilir. Yemek yerken, bir tarafa dönerken yavaşlama söz konusudur ve hastalık ilerledikçe bu tür hareketleri yapmak zorlaşabilir.

Hasta hekim tarafından muayene edilirken kas sertliği ile karşılaşılır. Hasta da bu durumun farkındadır. Normalde dinlenme halinde gevşemiş olan kaslar parkinson hastalarında gergindir.

Diğer belirtiler ise şunlardır :

  • Kişinin yazısının okunaksız olması, küçük yazmaya başlamak 
  • Yavaş yürümek, yürürken ayakları yere sürümek 
  • Vücudun öne doğru eğik durması 
  • Depresyon,sıkıntılı ruh hali 
  • Kas ağrıları 
  • Konuşmada bozulmalar, kısık sesli ve donuk konuşma 
  • Terleme, hipotansiyon(düşük tansiyon) 
  • Yutma zorluğu  
  • Nasıl Tanı Konur?

Tanı koymak için özel bir yöntem yoktur. Laboratuar ya da röntgen sonuçları ile anlaşılması mümkün değildir. Uzman nörolog tarafından alınan ayrıntılı anamnez ve muayene sonucu tanı konulabilir.

Parkinson hastalığına çok benzeyen ve parkinsonizm altında toplanan rahatsızlıklarla çok benzer olduğu için tanı koyarken dikkat edilmelidir.